Pablo Neruda’nın dediği gibi ‘Her şey bir kelimeye bağlı… Bütün fikir bir kelime değiştiği ya da birine beklenenden daha fazla önem verildiği ve sonra ona itaat edildiği için değişti. Kelimelerin tonu, şeffaflığı, ağırlığı, tüyü, saçı, bir nehir boyunca evini terk edip birçok şeyin kökü olmaya gelenler vardır… Hem çok eski hem yeni doğmuşlardır…’ bu kadar güzel anlatıla bilinirdi sanırım. Hayatımızda ki kelimelerin tonunu, şeffaflığını, ağırlığını düşünmeliyiz belki içimizde kök olmaya gelenler vardır.
Yaşam hikâyemizi var eden kelimelerimiz nelerdir?
Kişisel kelime repertuarımızın ilk beş kelimesi hangilerinden oluşuyor?
Duymaktan en çok hoşlandığınız kelimeler azaldılar mı?
Evrenin boşluğuna kaç iç ısıtan kelimelerinizi gönderdiniz?
Yaşamınızda hiç yanaşamadığımız (negatif) kelimeleriniz var?
Ve bir de içi boşaltılan kelimeler, laçkalaştırılan kelimeler ya da başkasında varlık bulup sizde anlam ifade etmeyen kelimeler, duymayınca bizimde duyurmadığımız kelimelerimiz var!
Masaru Emoto Japon bir doktor ve yazardır. İnsanın bilincinin ve sözlerinin nesneler üzerinde etkiler yapabileceği üzerine çalışmalar yapmıştır. Bunlardan en ilginci: Su üzerinde yaptığı ve popüler olan bir çalışmasıdır. Masaru, bedenimizin ve dünyanın 70’inin suyla kaplı olduğu ve suyun yaşam için ne kadar hayati değer taşıdığı yönündeki görüşünü çarpıcı örneklerle ortaya koymak için bu araştırmayı başlatmıştır. İnsan vücudunun ve dünyanın en önemli yaşamsal maddesi olan su, düşüncelerden ve dışsal çevreden aldığı etkilerden etkilenebilir miydi?
İnsanın ve Dünyanın ayrılmaz bir parçası olan suyun vereceği tepkilerle insanın ve Dünyanın vereceği tepkiler neden benzerlik taşımasın? Emoto, suya bir müddet güzel, kaliteli müzikler dinletti, suya her gün çok güzel sözler söyledi ve su kristalleri berraklaştı ve güzelleştiler. Bir dönem sonra bunların tam tersini yaptığında, su kristalleri tam tersi bir görünümle şaşırtıcı derecede değiştiler. Ve bir daha söylemek istiyorum, bu kelimelerin kendine has bir kuvvet barındırmaları ve bu kuvveti de size htirmeleri.
Kuvvet barındırmayan, ihtimam gösterilmeden alel acele söylenmek adına söylenen kelimeler, dinleyenin de söyleyenin de karşılıklı kabul ettikleri, basit ve samimiyetsiz kelimeler..